İstanbul'dan Montreal'e Bir Göçmen'in Hikayesi

Stok Kodu:
9786053608295
Boyut:
13.00x19.50
Sayfa Sayısı:
361
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2013-04
Çeviren:
Umut Uğur
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Orijinal Adı:
İstanbul To Montreal
%22 indirimli
14,81TL
11,55TL
9786053608295
373782
İstanbul'dan Montreal'e
İstanbul'dan Montreal'e Bir Göçmen'in Hikayesi
11.55

İkinci Dünya Savaşı'nın hemen ertesinde İstanbul'un Moda semtinde bir Politis, yani İstanbullu Rum doğar. Adı Dimitri'dir. Hayat Moda'nın sunduğu tüm güzelliklerle kendi mutlu temposunda akıp gitmektedir. Ta ki 6-7 Eylül 1955'e kadar. O günlerde yaşananlar Dimitri'nin üç yıl sonra çok sevdiği Şehrinden ayrılmasına neden olacaktır:

İstanbul'u son görüşüm, 1958 yılı yazında buharlı bir geminin kıç güvertesinden oldu. On iki yaşındaydım ve Şehir, uzayıp giden köpük kurdelesinin diğer ucundaki ışıltılı bir serap gibi yavaş yavaş uzaklaşıyordu. Bütün anılar giderek bulanıklaşan, seçilmez hale gelen, bir gölgeye dönüşen ve nihayet tamamen gözden kaybolan minyatür görüntünün içerisinde yitip gitmişti. Sadece deniz ve gökyüzünün olduğu ufukta artık ne oynaşan görüntüleriyle bir şehir, ne annemle gezindiğimiz Moda rıhtımı, ne de Moda'ya dair herhangi bir şey bulunuyordu.

Göçmenlik zordur, her şeyiyle yeni bir hayat başlar. Yeni bir iş, yeni bir ev, yeni bir dil ve yeni bir iklim... Bu yeni hayatta Dimitri'nin Kanada'ya taşıdığı en önemli şey annesinden öğrendiği İstanbul Rum mutfağıdır. Hayatını film setlerinde birbirinden lezzetli yemekler hazırlayarak kazanır. Güveçler, salatalar, cacık, lakerda, imambayıldı ve daha niceleri sofralarını süsler. Ancak kalbinin bir köşesi hep İstanbul'dadır. Çocukluk aşkı ve aynı zamanda hayatının aşkı Leyla İstanbul'da kalmıştır...

İkinci Dünya Savaşı'nın hemen ertesinde İstanbul'un Moda semtinde bir Politis, yani İstanbullu Rum doğar. Adı Dimitri'dir. Hayat Moda'nın sunduğu tüm güzelliklerle kendi mutlu temposunda akıp gitmektedir. Ta ki 6-7 Eylül 1955'e kadar. O günlerde yaşananlar Dimitri'nin üç yıl sonra çok sevdiği Şehrinden ayrılmasına neden olacaktır:

İstanbul'u son görüşüm, 1958 yılı yazında buharlı bir geminin kıç güvertesinden oldu. On iki yaşındaydım ve Şehir, uzayıp giden köpük kurdelesinin diğer ucundaki ışıltılı bir serap gibi yavaş yavaş uzaklaşıyordu. Bütün anılar giderek bulanıklaşan, seçilmez hale gelen, bir gölgeye dönüşen ve nihayet tamamen gözden kaybolan minyatür görüntünün içerisinde yitip gitmişti. Sadece deniz ve gökyüzünün olduğu ufukta artık ne oynaşan görüntüleriyle bir şehir, ne annemle gezindiğimiz Moda rıhtımı, ne de Moda'ya dair herhangi bir şey bulunuyordu.

Göçmenlik zordur, her şeyiyle yeni bir hayat başlar. Yeni bir iş, yeni bir ev, yeni bir dil ve yeni bir iklim... Bu yeni hayatta Dimitri'nin Kanada'ya taşıdığı en önemli şey annesinden öğrendiği İstanbul Rum mutfağıdır. Hayatını film setlerinde birbirinden lezzetli yemekler hazırlayarak kazanır. Güveçler, salatalar, cacık, lakerda, imambayıldı ve daha niceleri sofralarını süsler. Ancak kalbinin bir köşesi hep İstanbul'dadır. Çocukluk aşkı ve aynı zamanda hayatının aşkı Leyla İstanbul'da kalmıştır...

Tüm Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 11,55    11,55   
2 6,18    12,36   
3 4,20    12,59   
6 2,21    13,28   
9 1,54    13,86   
12 1,21    14,55   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat