Yürüyorduk... Bir yol vardı, yürünecek... Kolay olanıydı şimdiye kadar geride bıraktığımız mesafe. Yanımdaki adamı görmedim dururken. 'Yürüyeceğiniz...' diyordu. Ben bunu ayaklarımız kırılsa da yürüyeceğiz diye algılayordum. Kemiklerimiz sızlayıncaya, etimiz sarkana, yüreğimiz yeter diyene kadar değil, yol aldıkça yürüyecektik... Kaç zamadır yürüdük böyle? 'Zaman durup bizi seyreder bilmez misin? Bu zamanın doğuşuyla değil, insanın doğuşuyla başladı' demişti, yanımdaki adam. Zaman durdu, biz yürüdük. Bekliyorduk... Onlar yola vurmuşlardı canlarını. Kiminki daha kolaydı? Giden mi kalan mı daha zorda, sormuyorduk. Beklemek kolay diyordu yaşlılar. Emzikli kadınlar çocuklardan daha çok sızlıyorlardı. Kanayan bir yaranın sızlayan yerine oturup, doymak bilmeyen bebelerini emziriyorlardı kadınlar. Aç doyurulup, tok yatırılınca başlıyordu sızının en çürüğü. Beklemeye duruyordu toprağı kurumuş tarlalar. Susuzluk neydi? Gidenlerden geriye kalan bir karabasan gibi çöken vehimler miydi yoksa? Kadınlarımız biliyordu onu. Zaman bir tarafta, biz öteki tarafta durduk ve yürüyenlerin ayak seslerini bekledik bu ses vermeyen çöl kumlarının acımasız sıcağında. Beklemek çöldü.
- Açıklama
Yürüyorduk... Bir yol vardı, yürünecek... Kolay olanıydı şimdiye kadar geride bıraktığımız mesafe. Yanımdaki adamı görmedim dururken. 'Yürüyeceğiniz...' diyordu. Ben bunu ayaklarımız kırılsa da yürüyeceğiz diye algılayordum. Kemiklerimiz sızlayıncaya, etimiz sarkana, yüreğimiz yeter diyene kadar değil, yol aldıkça yürüyecektik... Kaç zamadır yürüdük böyle? 'Zaman durup bizi seyreder bilmez misin? Bu zamanın doğuşuyla değil, insanın doğuşuyla başladı' demişti, yanımdaki adam. Zaman durdu, biz yürüdük. Bekliyorduk... Onlar yola vurmuşlardı canlarını. Kiminki daha kolaydı? Giden mi kalan mı daha zorda, sormuyorduk. Beklemek kolay diyordu yaşlılar. Emzikli kadınlar çocuklardan daha çok sızlıyorlardı. Kanayan bir yaranın sızlayan yerine oturup, doymak bilmeyen bebelerini emziriyorlardı kadınlar. Aç doyurulup, tok yatırılınca başlıyordu sızının en çürüğü. Beklemeye duruyordu toprağı kurumuş tarlalar. Susuzluk neydi? Gidenlerden geriye kalan bir karabasan gibi çöken vehimler miydi yoksa? Kadınlarımız biliyordu onu. Zaman bir tarafta, biz öteki tarafta durduk ve yürüyenlerin ayak seslerini bekledik bu ses vermeyen çöl kumlarının acımasız sıcağında. Beklemek çöldü.
Stok Kodu:9799758456207Boyut:13.50x21.00Sayfa Sayısı:142Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2001-11Kapak Türü:CiltsizKağıt Türü:2. HamurDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Axess KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,096,2661,076,4490,736,56120,566,68QNB Finansbank KartlarıTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,136,2632,136,3861,086,5090,746,6212--Bonus KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,096,2661,076,4490,736,56120,566,68Paraf KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,096,2661,076,4490,736,56120,566,68Maximum KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,096,2661,076,4490,736,56120,566,68World KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,156,4461,076,4490,736,56120,566,68Diğer KartlarTaksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim6,026,0223,016,0232,096,2661,076,4490,736,56120,566,68
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.